olayhaberajansi.com

YÖK ve İmamoğlu: Geçmişin Gölgesinde Bir Eğitim Skandalı

01.03.2025 01:46
Yükseköğretim Kurulu'nun geçmişteki uygulamaları ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun eğitim hayatındaki tartışmalar, derin ilişkileri gözler önüne seriyor. Necmettin Karaduman'ın etkisi ve YÖK'ün rolü dikkat çekiyor.

YÖK ve İmamoğlu: Geçmişin Gölgesinde Bir Eğitim Skandalı

*Yükseköğretim Kurulu'nun (YÖK) 1981 yılında kurulduğu günden bu yana, üniversitelerdeki uygulamaları ve Ekrem İmamoğlu'nun eğitim hayatındaki tartışmalar, derin ilişkileri gözler önüne seriyor.* YÖK, üniversitelerdeki özerkliği kaldırarak, başörtüsü yasağı gibi uygulamalarla dikkat çekti. Bu durum, eğitimde eşitlik ilkesini zedeledi. İmamoğlu'nun YÖK'ün tanımadığı bir üniversiteden yatay geçiş yapması, kamuoyunda tartışmalara yol açtı.

YÖK'ün Kuruluşu ve Etkileri

Yükseköğretim Kurulu, 1981 yılında 12 Eylül faşist cuntasının bir ürünü olarak kuruldu. Bu kurum, üniversitelerin üzerinde mutlak bir iktidar kurarak, eğitim sistemini kontrol altına aldı. İlk olarak başörtüsü yasağı ile üniversitelerdeki özgürlükleri kısıtladı. Bu durum, üniversitelerdeki özerkliğin kaybolmasına neden oldu.

YÖK, 2004 yılına kadar Genelkurmay Başkanlığı'nın temsilcilerini de bünyesinde barındırarak, eğitim alanında ciddi bir baskı oluşturdu. Bu baskı, üniversitelerdeki kayırmalar ve hukuksuzluklarla birleşince, eğitimde fırsat eşitliğini ortadan kaldırdı. Çeşitli yollarla üniversitelere giriş yapan öğrenciler, hak edenlerin önüne geçerek, eğitim sistemini adaletsiz hale getirdi.

İmamoğlu'nun Yatay Geçişi ve Tartışmalar

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun 1990 yılında YÖK'ün tanımadığı Girne Amerikan Üniversitesi'nden İstanbul Üniversitesi'ne yasa dışı yatay geçiş yapması, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Bu durum, İmamoğlu'nun eğitim geçmişi hakkında soru işaretleri oluşturdu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, bu geçişin iptali için İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü'ne talepte bulundu.

Bu tartışmaların merkezinde Necmettin Karaduman'ın adı geçiyor. Karaduman, 1983 yılında Anavatan Partisi'nden milletvekili seçilmiş ve Encümen-i Dâniş'in başkanlığını yapmıştır. İmamoğlu'nun yatay geçişinde Karaduman'ın etkisi olup olmadığı, sosyal medyada sıkça tartışılan bir konu haline geldi.

Necmettin Karaduman ve Encümen-i Dâniş

Necmettin Karaduman, Türkiye'nin en uzun süreli Meclis Başkanlığı'nı yapmış bir isimdir. Encümen-i Dâniş, derin devletle bağlantılı olduğu iddia edilen bir yapı olarak bilinir. Karaduman, bu yapının başkanı olarak, devletin en üst kademelerinde görev yapmış isimlerle ilişkiler kurmuştur. Bu durum, İmamoğlu'nun eğitim geçmişi ile ilgili spekülasyonları artırmıştır.

Karaduman, Encümen-i Dâniş'in tavsiyelerine kulak asılmadığını belirtmiş ve grubun devletin meselelerine dair önemli bilgiler sunduğunu ifade etmiştir. Bu yapı, zamanla derin devletle ilişkilendirilmiş ve kamuoyunda tartışmalara neden olmuştur. İmamoğlu'nun bu yapıyla olan bağlantıları, eğitim hayatındaki tartışmaları daha da derinleştirmiştir.

Sonuç: Eğitimde Adalet Arayışı

YÖK'ün geçmişteki uygulamaları ve İmamoğlu'nun eğitim hayatındaki tartışmalar, eğitimde adalet arayışını gündeme getiriyor. İmamoğlu'nun Karaduman ile olan ilişkisi, kamuoyunda merak uyandırıyor. Eğitimde eşitlik ve fırsat eşitliği, toplumun her kesimi için önemlidir.

Bu tartışmalar, eğitim sisteminin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini gösteriyor. Eğitimde adaletin sağlanması, gelecekteki nesillerin daha iyi bir eğitim alması için kritik bir öneme sahiptir. İmamoğlu'nun geçmişi ve YÖK'ün uygulamaları, eğitimdeki eşitsizlikleri gözler önüne seriyor.

Bize Ulaşın